Dün güzide okulumun, güzide öğrencileriyle birlikte, aç olan karnımız ve gözlerimizle yüklendik bilumum yiyecek ve içecekleri, çıktık yollara. Hedef? Neşet suyu.
Bir eğlendik, bir coştuk, bir kafaları bozar gibi olduk ki anlatamam. Tuhaf değişik bir sürü oyun öğrendim bir günde valla: "İsim kovalamaca", "İstop"(stop isminin mutasyon geçirmiş hali), mendil kapmaca, adını unuttum ama ben uydurayım şimdi, "esir almaca", "salıncak kurup sallanmaca, "hamak kurup rahat bir kafayla binememece, bir sürü şey yemece, çay içmece, kitap götürüp onu okumak istememece, hoplamaca ve de zıplamaca, bir sürü bir sürü...
Keneymiş, böcükmüş vız geldi. Topunu kaçırdık.
bir yorulduk, bir yorulduk. Akşam 8'i geçiyordu Neşet'ten tarağımızı, Suyu'ndan tasımızı topladığımızda.
Gezi dönüşü, yorgun olma duygularını derin bir şekilde hissediyorken emektar bilgisayarımın başına oturayım, gelen maillerimi inceliyeyim dedim. İnternet, mail, sörf derken şöyle de bir yer buldum. Bir test. Mazi testi.
Uyguladım mazi testini, daldım mazilere.
Şedîd bir şekilde tavsiye ediyorum.